Torsoplasti ya da annelik estetiği karından uyluklara kadar olan bölgenin yeniden şekillendirilmesi için birkaç farklı prosedürün eş zamanlı uygulandığı bir cerrahi şeklinde tanımlanabilir. Karın germe, uyluk germe, popo kaldırma, liposuction ya da bu prosedürlerin herhangi bir kombinasyonunu içerebilir.
Torsoplasti ya da annelik estetiği karından uyluklara kadar olan bölgenin yeniden şekillendirilmesi için birkaç farklı prosedürün eş zamanlı uygulandığı bir cerrahi şeklinde tanımlanabilir. Karın germe, uyluk germe, popo kaldırma, liposuction ya da bu prosedürlerin herhangi bir kombinasyonunu içerebilir. Torsoplasti sayesinde mevcut doku düzeltilip çıkarılabilir. Böylece kişinin vücuduna mümkün olan en iyi görünümün verilmesi hedeflenir.
Torsoplasti son zamanlarda önemli ölçüde kilo kaybı yaşayan kişilerde oldukça etkili bir prosedürdür. Kilo kaybı sonrasında, önceden fazla yağ birikintilerini barındırmak için gerilmiş olan cilt gevşek bir görünüm alır. Kaybolmayan yağ cepleri düzensiz şişkinlikler yaratır. Torsoplasti prosedürü sayesinde tüm bu sorunlar ortadan kaldırılabilir.
Torsoplasti süreci hastanın konsültasyonu ile başlar. Cerrah hastanın tıbbi geçmişini öğrenir ve tam fiziki muayenesi dahil olacak şekilde bir değerlendirme yapar. Ameliyat sonucunda elde edilmek istenilen sonuç değerlendirilir. Tüm bu bilgiler ışığında cerrah hasta için en uygun vücut şekline ulaşılmayı sağlayacak prosedürlerin hangileri olduğunu tespit eder.
Bazı hastalar için yalnızca karın germe ve uyluk germe operasyonu yeterli olurken bazı hastalar için popo kaldırma ve liposuction da gerekli olabilir. Her hastanın vücut yapısı ve beklentileri farklı olduğundan ameliyatlarla doğru oranların ve dengenin sağlanabilmesi için hasta özelinde planlama yapılmalıdır.
Annelik estetiği çocuk doğurduktan sonra kadının vücudunun şeklinin ve görünümünün eski haline getirilmesini hedefler. Annelik estetiği kişiselleştirilmiş bir cerrahidir. Annelik estetiği;
Doğumdan sonraki iyileşme sürecini tamamlamış ve doğumunun üzerinden en az 6 ay geçmiş,
Bebeğini emzirme sürecini tamamlamış ve üzerinden en az 3 ay geçmiş,Operasyona engel bir rahatsızlığı bulunmayan,
Tercihen sigara kullanmayan eğer sigara kullanıyorsa da operasyondan en az 3 hafta önce bu alışkanlığına ara veren,
Estetik operasyonlarla ilgili gerçekçi beklentilere sahip olan,
Doğum sonrası fiziksel değişiminden rahatsızlık duyan ve daha iyi bir vücut formuna sahip olmak isteyen,
İdeal kilosunda ya da ideal kilosuna yakın olan kişilere uygulanabilir.
Annelik estetiği yapılması için emzirme sürecinin bitimi üzerinden en az 3 ay geçmiş olması istenir. Bunun nedeni bu süre içerisinde vücudun özellikle de göğüs büyüklüğünün ve hormon seviyelerinin doğal haline dönecek olmasıdır. Yine fazla kilosu olan kadınların ameliyat planlanırken ideal kilosundan maksimum 25 kilo fazlasına inene kadar beklemesi gerekir.
Doğum sonrası meme estetiği en çok tercih edilen prosedürlerden biridir. Hamilelik esnasında annenin vücudu tarafından üretilen büyük miktarda östrojen nedeniyle meme dokusu büyür. Bu süreç annelerin memelerini emzirmeye hazırlar ve bebeklerini emzirmelerine izin verir.
Emzirme sürecinin sona ermesi ile birlikte memenin içerisindeki dokular küçülür, memeyi çevreleyen deri memenin boş veya sönük görünmesine dolayısıyla sarkma eğilimi göstermesine neden olur.Kadınların vücudu emzirmeden sonra genellikle memeye yağ biriktirir, böylece bazı memeler hamilelik öncesi boyutlarına geri dönebilir.
Ancak bu aylar alabilen bir süreçtir. bununla birlikte emzirme sürecini tamamlayan birçok kadının memesi hacim kaybeder ve göğüsleri hamilelik öncesi boyutlarından daha küçük bir hale gelir. Bu tür sorunlar yaşayan anneler meme büyütme ve meme dikleştirme estetiklerini tercih edebilirler.
Meme büyütme meme boyutunu artırmak ve şeklini iyileştirmek için gerçekleştirilen bir kozmetik cerrahi prosedürüdür. Bu sayede daha simetrik, hastanın vücudu ile orantılı ve estetik açıdan hoş bir meme profili oluşturulması hedeflenir. Meme büyütme aynı zamanda gözle görülür meme asimetrisini düzeltmenin de en etkili yöntemlerinden biridir.
Hamilelik döneminde ve sonrasında yaşanan cilt gerilmesine bağlı olarak göğüslerde sarkma ve hacim kaybı görülmesi olasıdır. Göğüs sarkması sorununun giderilmesi için en etkili yöntem ise meme dikleştirme operasyonudur. Bu prosedür elastikiyetini yitirmiş fazla deri alınırken çevresindeki dokuyu da sıkılaştıran bir işlemdir.
Dokuz ay boyunca bir bebek taşımak hayattaki en harika deneyimlerden biri olsa da kadın bedeninde estetik kaygılar yaratabilecek değişimlere yol açar. Doğru beslenme ve egzersiz ile geçirilen yeterli bir süreden sonra dahi alt karın bölgesinde oluşan sarkık deri doğal sıkılığına geri döndürülemeyebilir. Bu tür deri fazlalığı için en etkili yöntem karın germe estetiğidir.
Pek çok kadın hamilelik ve doğum sürecinden kaynaklanan hasarın ve sarkmaların giderilmesi için çeşitli vajinal kozmetik prosedürlere başvurmayı tercih ederler. Normal doğumdan sonra vajina eski haline dönmeyebilir. Bu cinsel ilişki esnasında vajina duvarlarının uyarılmasını azaltır. Bununla birlikte sezaryen doğum yapılması da bu durumun kesinlikle yaşanılmayacağı anlamına gelmez.
Çünkü hamilelik esnasında salgılanan hormonlar kasların formunu değiştirir. Hamilelik ilerledikçe rahmin vajinaya baskısı artar. Bağlar ve kaslar farklı şiddette vajinal ve uterin prolapsusuna yani sarkmalara neden olur. Vajina estetiği kapsamında yapılan prosedürler kadınların birçok farklı sorunu çözmelerini ve daha iyi bir cinsel hayata sahip olmalarını sağlayan uygulamalardır.
En sık uygulanan estetik genital plastik cerrahi olup labia minoranın yani vajinadaki küçük dudakların uzunluğunun azaltıldığı operasyondur. Dudaklardaki gerilmeden ve sarkmadan kaynaklanan semptomların giderilmesinde tercih edilir. Küçül dudakların küçültülmesi, büyük dudakların altına sarkmaması, dudaklar arasındaki asimetrinin giderilmesi ya da her iki dudağın uzunluklarının azaltılması için labioplasti yapılabilir.
Lokal ya da genel anestezi altında uygulanabilen labioplastinin en yaygın türü fazla dokunun çıkarıldığı ve doğrudan dikildiği trim prosedürüdür. Diğer bir popüler prosedür olan kama prosedüründe dilim şekilli bir doku parçası çıkarılır ve doğal bir sınır görüntüsünün korunmasına özen gösterilir. Aynı anda klitoristeki ekstra kıvrımlar da azaltılabilir.
Vajinayı sıkılaştırmak için uygulanan cerrahi bir prosedürdür. Radyofrekans dalgaları ya da lazer ile dokuların ısıtıldığı non-invasive bir yöntemi de vardır. İleri boyutta gevşeme bulunan hastalar non-invasive yöntemlerden bir sonuç alamazlar. Bu nedenle cerrahi prosedür kaçınılmaz hale gelir.
Doğumdan sonra dokuların gerilmesi ve kasların ayrılmasına bağlı oluşan vajinal gevşeklik vajinoplasti ile giderilebilir. Aynı zamanda cinsel işlev bozukluğuna da katkıda bulunulabilir.Vajinoplasti ameliyatı ile ayrılmış olan kaslar bir araya getirilir, vajinanın arka tarafında bulunan ekstra mukoza derisi çıkarılır. Vajinoplasti genellikle genel anestezi altında yapılmakla birlikte lokal anestezi altında da yapılabilen bir ameliyattır.
Uygulama öncesinde ne kadar sıkılaştırma yapılacağı ve vajina içerisinden çıkarılacak olan fazla deri belirlenir. Deri altına kuvvetli dikişlerle dokular sıkılaştırılır. Daha sonra mukoza deri dikilerek kapatılır. Dışarı doğru çıkıntı yapan bir cilt varsa bu da azaltılır ve daha estetik bir sonuç elde edilir.
Liposuction fazla yağ birikintilerinin giderilmesi, vücut hatlarının ve uyumlarının iyileştirilmesi için vücudun belirli bölgelerinin inceltilmesini ve yeniden şekillendirilmesini sağlar. Liposuction hasta lokal ya da genel anestezi altındayken uygulanabilir. Küçük kesilerden yerleştirilen kanüllerle yağlar yerinden çıkarılır ve vakum ya da şırınga ile vücuttan emilir. İnatçı yağ birikimlerinin alındığı bu yöntem aynı zamanda yağ enjeksiyonu ile kombine bir şekilde uygulanabilir.
Sezaryen doğum yapan bazı kadınlarda dikiş izi belli belirsiz olurken bazı kadınlarda kabarık ve koyu renkli bir görünüm alabilir. Bazı durumlarda ise dikiş hattında çukurlaşma gibi görünümlerle karşı karşıya kalınabilir.
Bu tür sorunların giderilebilmesi için skar revizyonu işlemlerine başvurulabilir. Lokal anestezi altında yapılan skar revizyonu yani yara izi düzeltme işlemi ile çukurlaşmış deri izi ve üzerinde hafif bir şekilde sarkan deri çıkartılıp düzeltilebilir.
Sezaryen izinin çukurlaştığı ve üzerindeki karın derisinin bu iz üzerinden sarktığı,
Sezaryen izinin dar kıyafetlerden ve mayolardan belli olduğu ve dar kıyafetlerin çukurlaşmış olan sezaryen izi içerisine girdiği,
Sezaryen izinin kırmızı, kabarık ya da ağrılı olduğu,
Sezaryen dikiş alanında keloid bulunduğu durumlarda yapılabilir.
Sezaryen izi genital bölgenin üzerinde yatay olarak uzanan bir iz olup eğer çukurlaşma söz konusuyla sezaryen izi çukur alanla birlikte çıkarılır. Ardından yeniden dikilir. Eğer karın bölgesinde izin üzerinde bulunan cildin çukurun üzerine doğru düşmesi söz konusuysa bu durumda sarkma oluşan cilt de çıkarılır. Göbek deliğinin altında kalan karın bölgesinde gevşeklik oluştuysa eş zamanlı olarak mini karın germe operasyonu yapılması tercih edilebilir.